Lozan'la gelen deniz egemenliği

Doç. Dr. Mustafa HERGÜNER

.........................

Kurtuluş Savaşı'nın ardından Türkiye ve Yunanistan'daki azınlıklar,en büyük sorunu teşkil ediyordu. Türkiye'deki Rumlar, savaşın hemenardından kitle halinde Yunanistan'a gitmişler/gidiyorlardı. Bu durumYunanistan'da büyük bir sosyal sorun teşkil etmekteydi. Anadolu'dangelenler iş, toprak, ev istiyorlar, Müslüman Türklerisıkıştırıyorlardı. Bu nedenle Lozan Konferansı'nın toplanmasının hemenardından 1 Aralık 1922'de, Norveçli Dr. F. Nanson, Mübadeleyi içerenraporunu konferansta okumuştu. İngiliz Baş Delegesi Lord Curzon'un dagayretleri ile Türkiye ve Yunanistan arasında anlaşma sağlanmıştı. 30Ocak 1923 tarihinde Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi'ne ilişkin sözleşme 24Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Barış Antlaşması'nın 142. maddesindebenimsenmişti. Rum ve Türk ahalisinin mübadelesine dair protokolkararları gereğince, Türk topraklarında yerleşmiş Rumlar ile Yunantopraklarında yerleşmiş Türkler, zorunlu olarak mübadele edilecekler;bu kimseler ilgili hükümetlerinin izni olmadan geri dönemeyeceklerdi.Mübadele, İstanbul'da oturan Rumları ve Batı Trakya'da oturan Türklerikapsamayacaktı.

Antlaşmanın 1. maddesi gereğince, LozanAntlaşması'nın imzası beklenmeden mübadele işlemleri 1 Mayıs 1923'denitibaren başlatıldı. Taşımaların büyük kısmı Türk gemileri ile yapıldı.Bu bağlamda 13 Ekim 1923 tarihinden itibaren kabul edilen 368 sayılıkanunla Mübadele, İmar ve İskân Vekâleti kuruldu. Vekilliğe önceMustafa Necati, daha sonra Mahmut Celal (BAYAR) gibi dönemin güçlükişileri seçildi. Vekâletin, mübadil göçmenlerin belirlenmesi,malvarlıklarının tespiti ve değişimi ile gidecekleri/gelecekleri yerinsaptanması gibi karmaşık işlevleri vardı. Ancak Vekâlet, göçmenlerinTürkiye'ye veya Yunanistan'a taşınmalarını birinci görev olarak kabuletmiş, çalışmalarının ağırlığını onların nakline ayırmıştı. Kara vedemiryollarının yetersizliği, mübadele olunacak halkın limankentlerinde birikmiş olması, taşımaların denizden yapılmasını zorunlukılmaktaydı (kara ve demir yolları limanlara gelen göçmenlerin içbölgelere naklinde kullanılmıştır). Yunanistan'daki göçmenlerin denizyoluyla Türkiye'ye getirilmesi için Mübadele, İmar ve İskân Sevkıyat veUmum Müdürlüğü'nce ihale açıldı. Münakalat Şeraiti (Taşıma Koşulları)olarak bilinen koşullara göre; Yunanistan'daki Müslümanlar, Pire'denİstanbul ve Mudanya'ya, Selanik'ten Gemlik ve Bursa'ya, Kavala'danİstanbul, Zonguldak, Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, İzmit, Gelibolu veBandırma'ya, Girit'ten Mersin Silifke, Marmaris, Bodrum, Çanakkale veAyvalık'a getirileceklerdi. (Kemal ARI, Büyük Mübadele)

NÜFUS DEĞİŞİMİ

Yunanistan'danTürkiye'nin kıyı kentlerine yapılacak deniz taşımacılığına talip olanvapurculuk kuruluşları (kumpanyaları) teminat mektubu vermekle ihaleyekatılacaklardı. Hazırlanan yönetmeliğe göre taşıma ücreti göçmenlerdenalınacak, fakirlerin ücretini devlet verecek, böylece vapurculukkuruluşları için maddi sıkıntı söz konusu olmayacaktı. İhaleye İtalyan,Yunan, Ermeni ve Türk vapur kumpanyaları katıldılar. İtalyan uyrukluLloyd Tristino vapur kumpanyası ihaleyi kazandı. Ancak emperyalizmekarşı savaş vermiş Türk Devleti'nde bu durum kabul olunamazdı. Öyle deoldu. Atatürk'ün talimatıyla 7 denizcilik şirketi birleşerek TürkVapurcular Birliği'ni kurmuşlardı. Birliğin reisi Sufizade Sudi Bey, 23Eylül 1923'te İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası'nda yaptığı konuşmada,"Mübadil göçmenlerin taşıma işlerinin Türk Vapurcular Birliği ileseyrisefain vapurları tarafından yapılmasının gerektiğini, İstanbulTicaret ve Sanayi Odası'nın bu iş için Hükümet nezdinde girişimlerdebulunmasını" istedi. Ayrıca, Mübadele, İmar ve İskân Vekâleti'neçektiği telgrafta, Türk armatörlerinin bir devlet kuruluşu olan TürkiyeSeyrisefain İdaresi vapurlarıyla birlikte Yunan ve İtalyanvapurlarından daha ucuz ve daha verimli bir şekilde hizmetyapacaklarını belirtti. Bu hizmetin Türk vapurlarınca yapılmasıhalinde, ülke sermayesinin dışarıya gitmeyeceğini, bu suretledenizciliğimizin kalkınacağını anlattı.

Öte yandan Türkiye,Lozan Barış Antlaşması'nın Ticari Sözleşmeler Bölümü'nde belirtildiğigibi "Kabotaj Hakkını" elde etmişti. Ancak kendi sularında denizticaret hakkını bilfiil kullanmaya başlayacağı 1 Temmuz 1926 tarihinekadar alt yapılarının hazırlanması gerekiyordu. Türkiye mübadiltaşımaları yaparak kabotaja hazır olduğunu, bu hakkınıkullanabileceğini Batı'ya kanıtlamalıydı. Mübadil taşımalarında ulusalgemilerin görev almasının desteklenmesindeki nedenlerden biri de buydu.İcra Vekilleri Heyeti konuyu tekrar görüştü. İtalyan Loyd TristinoKumpanyası'nın kazandığı ihale iptal edildi. İhale, Seysrisefainİdaresi'nin 2600*5000 ton arasında tonajlara sahip Gülcemal, Akdeniz,Reşitpaşa, Gülnihal, Giresun, Kızılırmak, Şam ve Ümit gibi büyükvapurları ile Vapurcular Birliği'nin 500*2000 ton arası değişenkapasitedeki, Bahricedit, Altay, Gelibolu, Ereğli ve Türkiye gibi 20civarındaki gemisine verildi. Bu vapurlar ile bir seferde 15.000 göçmentaşınabiliyordu.

Taşımalarda Seyrisefain İdaresi eşgüdümüüstlendi. Mübadil göçmenlerin taşınmasında Türk vapurları görevalmakla, uluslararası anlamda bir denizcilik hizmeti görülürken, Türkdenizciliğine geniş bir ekonomik imkân sağlanıyordu. Yaklaşık birmilyon insanın (vapurlar Türkiye'den Yunanistan'a giderken Yunangöçmenlerini de taşımaktadır) hayvanı ve eşyası ile birlikte denizdennakli, o dönemin kısır ekonomik dünyası için çok kazançlı bir olaydı.

KABOTAJ'IN ALTYAPISI

Taşımalarınucuza malolması, Türk bayraklı gemilerin kazançlarının artması için hertürlü önlem alındı. 7 Kasım 1923 günü yayınlanan 116 sayılı kararnameile Yunanistan'dan Türk limanlarına gelen vapurlardan sağlık ve diğer(fener, tahlisiye...) vergileri kaldırıldı. Hükümet bu taşımaların,Deniz Ticaret Filomuzu güçlendirmesini hedeflemişti ve bir ölçüdehedefe ulaşıldı. Ticari denizciliğimizde sermaye birikimine neden olanen önemli öğelerden birisi "Mübadil Taşımacılığı"dır. Nitekim MübadeleVekili Mustafa Necati Bey bir konuşmasında bu gerçeği dilegetirmektedir:

"Milli iktisadımızın gelişmesini kendisine gayeve vazife edinen vekâlet, bütün işlerinde bu hususa dikkat edecektir.Gerek Türkiye Seyrisefain İdaresi ve gerekse armatörlerimize ait millişirketler bu nakliyat işinde elde edecekleri kazançla yeni vapurlartedarik edeceklerdir. Bu suretle büyük emelimiz olan, memleketimizinbütün sahillerinde kendi bayrağımız altında vapurlar işleyecektir.Vapur sahiplerinin bu arzumuzu yerine getireceklerine inanıyorum.Mübadele sonuna kadar Akdeniz'de sevgili sancağımızı taşıyan ellidenfazla gemiden oluşan bir ticaret filomuz meydana gelmiş olacaktır."

MustafaNecati Bey nakliyatını Türk vapurlarına verdikten başka onlara parayardımları da yaparak, Deniz Ticaret Filomuzun gelişmesine yardımcıolmuştur. 15 Şubat 1924'te TBMM'de yaptığı konuşmada "Vekâlet, gerekSeyrisefain ve gerekse onun etrafında toplanan diğer yedi Türkvapurculuk şirketine (Türk Vapurcular Birliği) elinden gelen her türlünakdi yardımı yapmış ve yapmaktadır" demişti.

Mübadele VekiliMustafa Necati Bey'in gayretleri ile 3 Aralık 1923 günü yayınlanan 380sayılı kararnameyle, Türkiye Seyrisefain İdaresi'ne *yeni gemi alınmasıiçin* 600 bin lira ödenek verilmiştir. İdare bu parayı filosunukuvvetlendirmek üzere toplam tonajı 6334 ton olan 8 adet vapur alımındakullanmıştır. İngiltere'den Ereğli, Antalya, Mersin, Samsun veÇanakkale vapurları, Almanya'dan Kocaeli, Rusya'dan Marmara veHollanda'dan Zonguldak vapurları alınmıştır. 3 Şubat 1924'te yayımlanan232 sayılı kararnameyle göçmen nakliyatında çalışan armatörvapurlarının ihtiyaçları (onarım, gemicilik donanımı temini...) içinHükümet 500 bin lira ödenek tahsis etmiştir. Vapurcular Birliği parayıarmatörlerin yeni gemi almasında kullanmıştır. Mübadil göçmentaşımalarında en karlı kuruluşlardan biri de 1923'te kurulan YeniTürkiye ile Mustafa Raşit Vapur şirketleridir. Yeni Türkiye Şirketi'ninaldığı 477 tonluk Türkiye vapuru ile Mustafa Raşit Şirketinin aldığı268 tonluk Asya vapurlarının bedelleri -taşıma ücretleri ile ödenmeküzere- devlet tarafından garanti edilmiştir. İcra Vekilleri'nce 1 Eylül1926'da kabul edilen 4067 sayılı kararnameyle bu şirketlere ödemeyapılmıştır. Öte yandan Seyrisefain İdaresi'nin 1924 yılı bütçesindeki(geliri 3.813.000 lira, gideri 3.787.000 lira) gelirin 500 bin lirasıİstanbul- Pire, 1 milyon lirası Trabzon-Pire arasındaki taşımalaraaittir. Başka deyişle İdare, gelirinin yarısını mübadil göçmentaşımalarından elde etmiştir.

TAŞIMALAR VE SERMAYE BİRİKİMİ

Taşımalar,iki ülke tarafından görevlendirilen heyetler tarafından yapılanplanlamaya göre icra edilmiştir. Yunanistan'dan gelen göçmenlergeldikleri şehre göre belirlenen yerlere yerleştirilmiştir. ÖrneğinOcak-Nisan 1924 tarihlerinde Kavala, Selanik ve Drama'nın bazıköylerinden gelenler, plan gereğince Samsun'a yerleştirilmişlerdir.Batı Anadolu'daki mübadil işlemleri Ege adalarına yönelik olmuştur.Kurtuluş Savaşı sonrasında Ayvalık, Edremit, Dikili, Çeşme gibi Egekıyılarındaki kentleri terk eden Rumların yerine Midilli, Sakız, Giritadalarından gelen Türkler yerleştirilmiştir. Batı Anadolu'dakikıyılarımıza yakın adalardan (Midilli, Sakız...) yapılan nakliyatsırasında küçük tonajlı tahta tekneler (takalar) kullanılmıştır. Butaşımalarda hükümetin yardımı olmamış, ancak bu tip tekneler de sermayebirikimi sağlamışlardır.

Yolcuların (yaşlı, kadın, hasta,hamile, çocuk...) hayvan ve eşyalarının yerleştirilmeleri, yoldakiihtiyaçlarının veya acil durumlarının giderilmesi için vapurlarda hertür önlem alınırken, ek olarak Kızılay ve askeri birliklerle de eşgüdümsağlanmıştır. Bu önlemlere karşın elverişsiz hava ve deniz koşullarınedeniyle deniz seferleri aksamış, dolayısıyla limanlarda birikmelermeydana gelmiştir. Ancak asıl gecikme veya limanlarda bekleme (iskeleolmadığında gemilerin açıkta demirli vaziyette beklemesi),boşaltmaların mavna veya küçük teknelerle yapılmasındankaynaklanmıştır. Türkiye'nin limanlarını reorganize etme gereksinimi(yeni limanlar ve iskelelerin yapılması) mübadil taşımalarında ortayaçıkmıştır. Bu taşımalardan sonra limancılığa hız verilmiştir.

Ekim1924'ten itibaren mübadele büyük ölçüde sona ermiş, bunun üzerineKavala, Drama, Kayalar ve Kozane gibi yerlerdeki alt komisyonlarlağvedilmiş, Selanik ve Epir'deki komisyonlar görevlerine devametmiştir. 11 Aralık 1924'te kabul edilen 529 sayılı yasayla Mübadele,İmar ve İskân vekâleti kaldırılmış, bu görev Dâhiliye Vekâleti'ne bağlıolarak kurulan İskân Umum Müdürlüğü'ne verilmiştir. 1928'e dek sürenmübadil taşımaları, denizciliğimize sermaye, bilgi ve deneyimkatmıştır. O günden bugünlere gelen özel denizcilik kuruluşlarımızınhemen tamamında mübadil taşımalarına ait birikim vardır.

.................................

KAYNAK: http://www.beyazrenkler.com/forum/showthread.php?t=20108